İzmir’de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında, örgüte finansal destek sağladığı iddiasıyla tutuklanan ünlü iş adamları Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi ile tutuksuz sanık Metehan Kavuk’un yargılanmasına devam edildi.
İzmir’de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında, örgüte finansal destek sağladığı iddiasıyla tutuklanan ünlü iş adamları Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi ile tutuksuz sanık Metehan Kavuk’un yargılanmasına devam edildi.
İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen dördüncü duruşmaya tutuklu sanıklar Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi, tutuksuz sanık Metehan Kavuk, sanık avukatları ve sanık yakınları katıldı. Öğleden önce tanıklar dinlenirken öğleden sonra ise, sanık avukatları savunma yapıp, müvekkillerinin malları üzerindeki kayyum ve tedbirlerin kaldırılmasını, müvekillerinin tahliyelerini talep etti. Mahkeme heyeti kısa bir aradan sonra, sanık avukatlarının taleplerinin reddedildiğini belirterek, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verip eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 29 Mayıs’a erteledi.
FETÖ ile iltisaklı olduğu için KHK ile kapatılan Öze Doğru Derneğinde çalıştığını ve “dershane krizinde” ilişkisini kestiğini savunan tanık R.A.V, sanıklardan Ahmet Küçükbay ile Abdullah Kavuk’u isim olarak bildiğini söyledi.
Derneğe para toplamak için verilen yemekte sanık Ahmet Küçükbay’ın eşi Hatice Küçükbay ile tanıştığını belirten tanık, “Bu programlardan birine Ege Bölge imamı Bekir Baz’ın eşi Ebru Baz da katılmıştı. Hatice Hanım ile de bu programda yemek yiyip sohbet ettik. Abdullah Kavuk ile tanışıklığım yok. Yapının içerisinde diye duydum.” dedi.
Tanık Z.Ç. de 17-25 Aralık sürecinden sonra İzmir Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü olarak görev yaptığını kaydetti. Z.Ç, “aldıkları bütün tanık ve müşteki ifadelerinde” sanıkların tamamının “örgütün en büyük finansörleri” olarak geçtiğine dikkati çekti.
– “Devletin elindeki bilgileri almak için oradaydı”
Sanıklardan Ahmet Küçükbay ile eski İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya’nın makamında diğer şube müdürleriyle görüştüklerini ifade eden tanık, şöyle konuştu:
“Celal Uzunkaya bizi de çağırarak ‘Küçükbay’a sormak istediğiniz her şeyi sorun.’ dedi. Sanık Ahmet Küçükbay Samanyolu TV olmak üzere örgütün görsel yayın kurucularındandır. Kendisinden duydum. Bank Asyaya talimatla para yatırıp yatırmadığını sordum. 3 milyon avro ve birkaç milyon dolar yatırdığını söyledi. İstediği zaman da çekebileceğini söyledi. FETÖ’nün basın yayın kuruluşlarında kurucu üye olduğunu söyledi. Örgütsel tavır sergileyerek emniyetten bilgi almaya çalıştı. ‘Tüm yardımlarımız kurumsal olmuştur.’ dedi. Görüşme bir saat sürdü. Konuşma inanç temeli üzerine devam etti. Celal Uzunkaya 15-20 gün sonra ‘Tekrar gidin görüşün, ifadeye ikna edin, Küçükbay’ın vereceği bilgiler örgütün çözülmesinde yararlı olur.’ dedi. Örgütsel tavır sergilediğini çok net söyleyebilirim. ‘Görüşmeye FETÖ’nün içerisindeyim, bildiklerimi anlatmaya geldim.’ diye gelmemiş. Bize ‘Beni terör örgütü olduğuna ikna edin.’ dedi. Kendisi bilgi vermek için değil, devletin elindeki bilgileri almak için oradaydı. Şeref Sipahi’nin Çiğli bölgesinde FETÖ’ye Gediz Üniversitesi için yardımlar yaptığını, yurtlar yapılması için aracı olduğunu biliyorum.”
Tutuklu sanık Ahmet Küçükbay ise örgütle ilgili bildiklerini anlattığını iddia etti. 17-25 Aralık sürecinden sonra örgütle ilişkisini kestiğini savunan Küçükbay, sosyal medya ve yazılı basın aracılığıyla bu konuda bilgilendirme yaptığını bildirdi.
Tutuklu sanık Şeref Sipahi de 18 aydır tutuklu olduğunu, “yalan ve iftiralar nedeniyle yargılandığını, ByLock, Eagle, Kakao gibi programlar kullanmadığını” ileri sürdü. Sipahi, kızının FETÖ ile ilişkili olduğu için kapatılan Gediz Üniversitesinde okuduğunu da gizlemediğini savundu.
– “Bu yapıyla anılmaktan üzgün ve pişmanım”
Tutuklu sanık Abdullah Kavuk da İzmir’e bir vakıf üniversitesi kazandırmak istediği için bugün sanık sandalyesinde olduğu, FETÖ’nün şahsı ve üniversitesini vitrin olarak kullandığını iddia etti.
Kavuk, 17-25 Aralık sürecinden sonra örgütle arasına mesafe koyduğunu savunarak, “Diyalogumu sonlandırma noktasına geldim. Seçilmiş hükumeti devirme hareketinde bulunmadım. Bu örgütün amaçlarını görmedim. Bu yapıyla anılmaktan üzgün ve pişmanım. 18 aylık tutukluluğumun sonlandırılmasını istiyorum.” şeklinde ifade verdi.
Olayın geçmişi
İzmir’de, 15 Temmuz darbe girişimin ardından Orkide Yağları ve Küçükbay Şirketler Grubu sahibi Ahmet Küçükbay, Kavuklar Şirketler Grubu sahibi ve Gediz Üniversitesinin eski Mütevelli Heyet Başkanı Abdullah Kavuk ile oğlu Metehan Kavuk, Şeref Kuyumculuk’un sahibi Şeref Sipahi tutuklandı. Soruşturmayı yürüten Savcı Zafer Dur, dört önemli isimle ilgili soruşturma dosyasını ayırdı ve iş adamları hakkında hazırlanan iddianameyi İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi. FETÖ örgütüne finansal destek sağladıkları iddiasıyla tutuklanan iş adamları hakkındaki 168 sayfalık iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. İddianamede, 4 iş adamına 10 ile 15 yıl arasında ceza verilmesi istendi. İddianamenin kabul edildiği gün Metehan Kavuk dosya üzerinden görülen dava ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
EGE HABER













