SON DAKİKA
Reklam Kodu r004Reklam Kodu r004
Reklam Kodu r004Reklam Kodu r004

Tınaztepe’li Psikolog uyardı! Deprem sonrası ruh sağlığı hastalıkları ortaya çıkabilir

Bu haber 17 Şubat 2023 - 1:01 'de eklendi.

Tarih boyunca depremler doğal afetler insanlar için oldukça korkulu bir durum yaşatıyor. İnsanlar, yaşamın belli dönemlerinde bazı üzücü olaylar, doğal afetler, depremler ani gelişen olumsuz durumlar, insanların hayatlarını tehdit edebilecek ve ölümüne yol açabilecek etkiler yaratıyor. Bu süreçte yaşanılan bu olumsuz olayın etkilerini düşünmek ve anlamlandırmak oldukça önemli olduğunu söyleyen Tınaztepe’li Klinik Psikolog Bahar Dayan, önemli bilgiler verdi.

TINAZTEPE Torbalı Hastanesi’nde görevli Klinik Psikolog Psikoterapist Bahar Dayan, “Ülkemizde yaşadığımız bu sarsıcı deprem olayı, hepimizi derinden üzdü ve etkiledi. Bu süreçte beden sağlığı korunduğu kadar ruh sağlığının korunması oldukça önem taşımaktadır. İnsanların rutin yaşamlarını, duygularını, işlevselliğini bozduğu bu süreçte bireylerde telaş, korku, çaresizlik gibi olumsuz duygu durumlar oluşmaktadır.

BU süreç, yetişkinleri etkilediği kadar, çocuklar ise daha fazla depremden etkilenmektedir. Travma sonrası hemen her bireyde yaşanabilen kaygı, korku, çaresizlik, öfke, kafa karışıklığı, hissizleşme gibi duygusal tepkiler depremden birkaç hafta sonra bile artarak devam ediyorsa travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) söz konusu olabilir. TSSB, deprem anının tekrar tekrar yaşanması ve bireyin yaşadığı olayı zihinden atılamaması, kapalı alanlara girememe, uyku sorunları, kâbuslar, titreme, konsantre olamama, öfke, depresif belirtiler, şok, inkâr, aşırı unutkanlık vb. çok farklı şekillerde kendini gösterebilir. Dolayısıyla yaşanılan deprem olayı bireyin işlevselliğini ve iyilik halini etkilemektedir. Bu süreçte çocuklarda ve yetişkinlerde görülebilen gerileme (regresyon) yani yaşından küçük davranmaya başlama da sık görülen tepkiler arasındadır. Örneğin, çocuklarda parmak emme, kekeleme, altını ıslatma, anneden babadan ayrılamama, oyun oynamak isteme, okula gitmek istememe, yalnız yatamama vb. Olumsuz bir klinik tablo gelişebilir. Dolayısıyla bireylerde önceden var olan ve eşik altı seyreden psikolojik hastalıklar travma ile beraber pik yaratabilir. Örneğin, ortaya çıkabilen hastalıklar arasında panik bozukluk, depresyon, yaygın anksiyete bozukluğu, bipolar bozukluk, obsesif kompulsif bozukluk vb hastalıklar şiddetlenebilir. Ergenlerde nörogelişimsel bozukluklar dikkat eksikliği, çocuklarda ise öğrenme bozuklukları, otizm spektrumu vb.) belirtiler artış gösterebilir.

DEPREM sonrasında ilk birkaç hafta içerisinde bireylerde şok, inkar ve yaşanılan olayı anlamama, donakalma gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Depremi yaşayan ya da tanık olan bireylerde bu tür problemler gelişebilir. Yaşanılan bu olumsuz durum zamanla yerine olumsuz duygulara yer verir.

ÖFKE, çaresizlik, huzursuzluk, suçluluk duyguları ile kişi yüzleşebilir. Yaşanılan olay içerisinde birkaç haftadan itibaren de depresif duyguların eşlik ettiği kabullenme sürecine geçiş olur. Pek çok bireyde bu depresif süreç aylarca hatta yıllarca sürebilir. Dolayısıyla süreç içerisinde ruh sağlığının korunması ve psikososyal destek ihtiyacının en çok arttığı bu dönemde gerekli olan psikolojik tedavi ve yardım alınmalıdır.”

Reklam Kodu r028.Reklam Kodu r029Reklam Kodu r030.Reklam Kodu r031

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.