Şiddet duygusu sadece kadına yönelik değil, herhangi bir insana ve hayvana yönelik de yüzünü gösterebiliyor. Trafikte “hayırdır birader” deyip arabadan çıkıp birbirine bıçak sallayanlar, sokaktaki hayvanlar şöyle dursun kendi evcil hayvanına işkence edenler, kendi evladını sadece dediğini yapmadığı için öldüresiye dövenler gibi uzunca bir liste yapılabilir. Birine veya bir şeye zarar verme duygusunun temelinde ne yatıyor ve biz bunu gelecek nesiller için nasıl değiştirebiliriz? Bir insanın ailesi dışındaki insanlara ve hayvanlara nasıl davrandığı, ilişkisinde şiddete meyilli olup olmadığının bir uyarıcısı olabilir. Şiddet, öğrenilmiş bir davranıştır. İnsanlar şiddeti kendi ailelerinden veya yetiştikleri ortamdan öğrenmiş, aynı şekilde kendileri de şiddet görmüş olabilirler. Bazı insanlar, şiddetin sorunları çözmek için tek yol olduğunu öğrenmiş olabilir. Buna istinaden ebeveynlerin çocuklarına, problemlerini çözmek için sağlıklı yollar öğretmesi ve model olarak göstermesi gerekir. Örneğin problemleri konuşarak çözmek, kavga ederken hakaret etmemek, sinirlenildiği zaman tartışmaya ara vermek gibi sağlıklı yöntemleri ebeveynler kendileri arasında uygularsa, çocuk da büyürken bunları gözlemleyip kendi ilişkisinde uygular. Alkol ve madde kullanımı şiddetli davranışı tetiklediği için ebeveynlerin alkol ve madde tüketimini normalleştirmemesi ve kullandıkları miktarlara dikkat etmesi gerekir. Eve stresli gelen bir baba stresini alkol içerek azaltıyor ise çocuğu ileride bir stres yasadığı zaman yapacağı ilk şey içki içmek olacaktır. Aynı şekilde bir tartışmada anlaşmazlık yaşandığı için baba, anneye vuruyor ise çocuk da gelecekteki ilişkilerinde tartışma yaşadığı zaman partnerine vurabilir.
Şiddet duygusu sadece kadına yönelik değil, herhangi bir insana ve hayvana yönelik de yüzünü gösterebiliyor. Trafikte "hayırdır birader" deyip arabadan çıkıp birbirine bıçak sallayanlar, sokaktaki hayvanlar şöyle dursun kendi evcil hayvanına işkence edenler, kendi evladını sadece dediğini yapmadığı için öldüresiye dövenler gibi uzunca bir liste yapılabilir. Birine veya bir şeye zarar verme duygusunun temelinde ne yatıyor ve biz bunu gelecek nesiller için nasıl değiştirebiliriz? Bir insanın ailesi dışındaki insanlara ve hayvanlara nasıl davrandığı, ilişkisinde şiddete meyilli olup olmadığının bir uyarıcısı olabilir. Şiddet, öğrenilmiş bir davranıştır. İnsanlar şiddeti kendi ailelerinden veya yetiştikleri ortamdan öğrenmiş, aynı şekilde kendileri de şiddet görmüş olabilirler. Bazı insanlar, şiddetin sorunları çözmek için tek yol olduğunu öğrenmiş olabilir. Buna istinaden ebeveynlerin çocuklarına, problemlerini çözmek için sağlıklı yollar öğretmesi ve model olarak göstermesi gerekir. Örneğin problemleri konuşarak çözmek, kavga ederken hakaret etmemek, sinirlenildiği zaman tartışmaya ara vermek gibi sağlıklı yöntemleri ebeveynler kendileri arasında uygularsa, çocuk da büyürken bunları gözlemleyip kendi ilişkisinde uygular. Alkol ve madde kullanımı şiddetli davranışı tetiklediği için ebeveynlerin alkol ve madde tüketimini normalleştirmemesi ve kullandıkları miktarlara dikkat etmesi gerekir. Eve stresli gelen bir baba stresini alkol içerek azaltıyor ise çocuğu ileride bir stres yasadığı zaman yapacağı ilk şey içki içmek olacaktır. Aynı şekilde bir tartışmada anlaşmazlık yaşandığı için baba, anneye vuruyor ise çocuk da gelecekteki ilişkilerinde tartışma yaşadığı zaman partnerine vurabilir.
Bu Fotoğraf kez görüntülenmiştir.