Torbalı’da yer alan Philip Morris (PHILSA) şirketinde çalışan işçiler yıllardır sendikal örgütlenme için çabalarını sürdürüyor. Tek Gıda-İş sendikasının fabrikada yeniden gündeme geldiğini söyleyen işçiler, bunun kafa karıştırıcı olduğunu, geçmişteki örgütlenme sürecinde yaşadıkları sorunları yeniden tartışmaya başladıklarını belirtti
Marlboro başta olmak üzere pek çok tütün mamulü üreten Philip Morris şirketinde işçiler birçok defa sendikalaşma hakkını kullanmak istemiş, her seferinde şirket ve yöneticiler tarafından çeşitli vaatlerle, geçici iyileştirmelerle ya da baskı ve işten atmayla engellendiği iddia edilmişti. İşçiler, yıllar önce Tek Gıda-İş sendikasıyla girdikleri sendikalaşma sürecini, sendikanın yarıda kestiğini hatırlattı. Tek Gıda-İş’in işveren tarafıyla anlaşamadıklarını gören işçiler, örgütlenme çalışmasını sonlandırdıklarını ifade ederek, fabrikada her yıl daha fazla eriyen ücretler, performans zorlaması, prim vb. konularında yaşanan adaletsizlik sonucu 2020 yılında bu kez DİSK Gıda-İş sendikasıyla iletişime geçtiklerini anlattı.
“GIDA-İŞ SENDİKASININ ÖNÜ KESİLMEYE ÇALIŞILDI”
DİSK Gıda-İş ile toplantıların gerçekleştiği, işçilerin üye olmaya başladığı süreçte ise işverenin ücretlere zamlarla, sendikaya gerek olmadığı mesajlarıyla, sendikalaşmanın önünü kesmeye çalıştığını belirten işçiler, sonuç vermeyince de formen, şef, mühendis ve yöneticiler tarafından baskıların arttığını ekledi. Performans diyerek soruşturmaların başlatıldığını ve iki işçinin işten atılarak mücadelenin önünün kesilmeye çalışıldığını söyleyen işçiler, bir yılı aşkın süredir de mücadele ederek örgütlenmeye çalıştıklarını ifade etti.
“TEK GIDA-İŞ İÇİN, ZAMANINDA BASKI YAPAN FORMENLER BİLE İKNA ETMEYE ÇALIŞIYOR”
Şimdi ise Tek Gıda-İş’in yeniden gündeme gelmesinin kafa karıştırdığını belirten işçiler, “Sabancı’nın hisselerinin Philsa tarafından geri alınmasıyla Philsa, artık sadece yabancı sermayeye ait. Tek Gıda-İş, şirketle görüşmeler sağlayarak uluslararası sendikalardaki yerlerinin etkisiyle de işverenin sendikal haklara saygılı olacağı görünüyor. İşçilerin sadece üye olmasının yeterli olacağını, kendilerinin ülke barajının üstünde olduğunu ve DİSK Gıda-İş’in barajın altında olduğunu yayan Tek Gıda-İş, işçiler kendilerine üyelikte sayı yakalarsa gerekirse dava açarak da olsa sözleşme yapılacağı üzerinden işçileri ikna etmeye çalışıyorlar” dedi. Diğer yandan daha önce Disk Gıda- İş örgütlenmesini engellemek için işçilere soruşturma açan mühendis ve formenlerin de Tek Gıda-İş sendikasına üye yapma çalışmasına dahil olmasının kendilerini tedirgin ettiklerini söyleyen işçiler, Tek Gıda-İş sendikalaşma hakkını kullanmada işçilerin örgütlü birlikteliğinde değil, Philsa’da Sabancı’nın hissesinin kalmaması nedeniyle şirket yönetiminin saygılı davranmasına bağlıyor.
“BU ŞEKİLDE ÖRGÜTLENME BAŞIMIZA İKİNCİ PATRON GETİRİR”
DİSK Gıda-İş örgütlenme çalışması, işten atma ve baskıyla engellenirken bu şekilde bir örgütlenmeyi daha önce Tek Gıda-İş’in ya da Türk Metal’in örgütlü olduğu işyerlerinde görmüş olan işçiler, “Bu şekilde Tek Gıda-İş başımızda ikinci patron olur” derken, Tek Gıda-İş çalışması yapan formen ve mühendisler ise “En kötü sendika, sendikasızlıktan iyidir” diyor. (İzmir/EVRENSEL)
