Tınaztepe Torbalı Hastanesi’nde yeni Beyin Cerrahi Uzmanı göreve başladı. 28 yıllık hekim olan Op. Dr. Cemil Salimoğlu, Elazığ, Trabzon, Manisa ve İzmir’deki çeşitli hastanelerde görev yaptıktan sonra Tınaztepe’ye transfer olan deneyimli doktor, ayağının tozuyla yaptığı açıklamada, omurga kanal darlığının büyük sorunlara yol açabildiğini, özellikle 60’lı yaşlardan sonra sık görülmeye başlanan bir hastalık olduğunu belirtti.
TINAZTEPE Torbalı Hastanesi’nde yeni Beyin Cerrahi Uzmanı göreve başladı. 28 yıllık hekim olan Op. Dr. Cemil Salimoğlu, Elazığ, Trabzon, Manisa ve İzmir’deki çeşitli hastanelerde görev yaptıktan sonra Tınaztepe’de hasta kabulüne başladı. Deneyimli doktor, Tınaztepe’de omurga hastalıkları ve ameliyatları, bel ve boyun fıtığı, dar kanal hastalıkları, beyin travmaları (beyin kanamaları), travmatik beyin hasarları, konjenital beyin ve omurilik anomalileri tedavisi, periferik sinir cerrahisi, ameliyatsız bel ve boyun fıtığı tedavileri gibi beyin cerrahisi kapsamına giren tüm hastalıkların tedavisi ve ameliyatlarını yapacak. Op. Dr. Salimoğlu, ayağının tozuyla yaptığı açıklamada, omurga kanal darlığının büyük sorunlara yol açabildiğini, özellikle 60’lı yaşlardan sonra sık görülmeye başlanan bir hastalık olduğunu belirtti. Tınaztepe’li doktor, “Yürüme mesafesi çok kısalmışsa ve çok şiddetli ağrılar varsa mutlaka tedavi edilmesi gerekiyor. Hasta ameliyattan 6 saat sonra ayağa kalkıp, ertesi gün taburcu olabiliyor” diye konuştu. İleri ki yaşlarda görülmeye başlayan, yürüme ve hareket kabiliyetini önemli ölçüde kısıtlayan ‘Omurga kanal darlığı’ önlem alınmazsa büyük sorunlara neden olabiliyor. Beyin cerrahisi pratiğinde, son yıllarda en sık görülen ameliyatlardan bir tanesi olan omurga kanal darlığıdır. Tınaztepe Torbalı Hastanesi Beyin Cerrahi Doktoru Op. Dr. Cemil Salimoğlu, omurga kanal darlığı hakkında bilgi vererek tedavi hakkında açıklamalarda bulundu.
‘ÖZELLİKLE 60’LI YAŞLARDAN SONRA SIK GÖRÜLMEYE BAŞLANAN BİR HASTALIK’
- DR. SALİMOĞLU, omurga kanal darlığı hastalığının belirtilerinden bahsederek, tedavi süreciyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Salimoğlu, “Omurga kanal darlığı aslında son yıllarda beyin cerrahisi pratiğinde en sık görülen ameliyatlardan bir tanesidir. Özellikle anestezideki gelişmeler, ileri yaş hastalıklardaki cerrahi müdahaleler konusunda önümüzü oldukça açtı ve bize çok ciddi hareket etme olanakları sağladı. Omurga kanal darlığı denilen hastalık, yaşlılarda yaşa bağlı olarak omurganın arka eklemlerinin büyümesi yine sarı ligaman denilen yapının gelişmesi, daha önceki fıtıkların kireçlenmesine bağlı olarak omurganın alt seviyelerinde ya da üst seviyelerinde görülen sinir dokusunun başına bağlı olarak birtakım semptomların ortaya çıkmasıyla devam eden bir hastalık. Bunun en baş bulgularından bir tanesi de hastanın özellikle ayağa kalkıp yürümesiyle meydana gelen bel ağrıları ve belli bir mesafe yürüdükten sonra ayaklarda meydana gelen uyuşma ve güç kaybıdır.” ifadelerini kullandı.
‘HASTA AMELİYATTAN 6 SAAT SONRA AYAĞA KALKIP, ERTESİ GÜN TABURCU OLABİLİYOR’
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Cemil Salimoğlu, ayrıca, omurga kanal darlığı tedavisinden de bahsederek, “Ameliyatlarda neler yapılıyor? Asıl amaç, bu daralan kanaldaki sinir dokularını rahatlatmak. Uzun yıllardır bu ameliyatlar halk arasında ‘platin’ denilen vidalar konulup kemiklerin çıkarılmasıyla yapılırken özellikle birkaç yıldır çok popüler olan ‘mikro cerrahi’ ile tek taraftan girip bütün kanalın açılmasıyla yayılan tek taraflı girişle iki taraflı dekompresyon denilen ameliyatlar daha güncel hale geldi. Hasta ameliyattan 6 saat sonra ayağa kalkıp, ertesi gün taburcu olabiliyor. Hastalarda özellikle yürüme mesafesinde ciddi artışlar sağlıyor. Yapılan işlemlerin özellikle mikro cerrahi ile yapılmasına bağlı olarak da mortalite ve de ciddi azalmalar yapılıyor. Yine kanal darlığındaki aslında yürüme bozukluğu olmayan hastalarda cerrahi dışında da birtakım yöntemler var. Omurga yaşlandığı zaman özellikle omurganın arka eklemleri diz ve kalça eklemi gibi birtakım kireçlenmeler olduğunda bu hastalarda ciddi bel ağrıları görülüyor. Eğer bize başvuran hastalarda yürüme mesafesiyle ilgili bir problem yoksa ve sadece bel ağrısı şikayetiyle gelmişse bu hastalara ilk etapta cerrahi düşünmemek lazım. Çünkü faset eklemler denilen omurganın arkasındaki omurgayı birbirine bağlayan eklemlerdeki kireçlenmeler asıl ağrı nedeni olduğundan faset bloğu ya da radyofrekans ablasyon denilen bir yöntem uygulanır. İlk önce hasta ameliyathaneye alınarak bir skopi eşliğinde bu fasette ağrısını beyine taşıyan liflerin önce ilaçlarla blok yapılır. Eğer kanıt değeri yükselirse, hastanın ağrıları geçerse daha sonra da radyofrekans ablasyon denilen yöntemle kalıcı olarak median dal bloğu denilen ağrıyı beyine ileten liflerin bloklanması söz konusu” dedi.
