İzmir’de Yaşar Uz, bedelini almadan aracını noterden devir sözleşmesiyle sattı. Parasını alamayınca aracını teslim etmeyen ve hırsızlıkla suçlanan Uz, yıllar sonra dolandırıcının ceza almasını sağladı. Hasan Hüseyin Bozkuş hakkında ‘suç uydurma’ suçundan da, hırsızlıktan suç duyurusunda bulunduğu İzmir’in Torbalı ilçesinde Torbalı Asliye Ceza Mahkemesi’nce mahkumiyet kararı verildi.
İzmir’de yaşayan Yaşar Uz, 2004 model hafif ticari aracını 2006’da İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde kurulan açık oto pazarında satışa çıkardı. Adının ‘Yaşar Uzun’ olduğunu söyleyen, gerçek isminin Mustafa Alkan olduğu daha sonra anlaşılan bir erkek ve yanındaki 2 kişi araca talip oldu, taraflar 21 bin liraya anlaştı. Ancak bu kişiler “Bu aracı hacı amcamız HASAN Hüseyin Bozkuş’un adına alacağız. Kendisi hasta olduğundan İzmir’e gelemez” diyerek alım satımın Söke’de yapılmasını isterken araç sahibini de ikna etti. Uz, yanına eşi, oğlu ve gelinini de alarak, aracın alım-satım işlemleri için 14 Kasım 2006’da Aydın’ın Söke ilçesine gitti. Araç sahibi Yaşar Uz araç bedelini istedi, ancak paranın evde olduğunu, yanlarında taşımaya gerek olmadığını belirten Bozkuş, noter dönüşü vereceğini söyledi.
Noterde satış işleminin yapılmasından sonra yazlığa döndüklerinde eve gelen M.A. ile Hasan Hüseyin Bozkuş arasında yeterli nakit para bulunamadığı, çek alınabildiği konuşmaları geçti. Bu iki kişi Yaşar Uz’u çeki kırdırma, 1 hafta sonra ödeme gibi çeşitli teklifler önerdi. Yaşar Uz, bu teklifleri kabul etmeyerek hafif ticari aracıyla birlikte İzmir’e döndü. Bütün çabalarına rağmen aracı teslim etmesi konusunda ikna edemeyeceğini anlayan Hasan Hüseyin Bozkuş, noter devir sözleşmesine dayanarak aracın çalındığı iddiasıyla Yaşar Uz hakkında şikâyetçi oldu.
‘Suç uydurma’ suçu
Müvekkili Yaşar Uz’un dolandırılmasının yanında kendi aracını çalmakla da suçlandığını belirten avukatı Tülay Pordoğan Oral, şunları anlattı: “İzmir 7’nci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde satış sözleşmesinin feshi davası açtık, Hasan Hüseyin Bozkuş hakkında dolandırıcılık suçundan şikâyette bulunduk. Ancak Söke Cumhuriyet Başsavcılığı’nca araç alım-satımının hukuki nitelikte bir eylem olduğu ve dolandırıcılık unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verildi. Mahkemeler arasındaki yetki uyuşmazlığı nedeniyle yargılamaya başlanması yıllar sürdü. Söke 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011 yılındaki kararıyla Hasan Hüseyin Bozkuş’a dolandırıcılık suçundan 1 yıl 2 ay hapis cezası verildi. Karar geçen yıl kesinleşti. Yine Hasan Hüseyin Bozkuş hakkında ‘suç uydurma’ suçundan da, hırsızlıktan suç duyurusunda bulunduğu İzmir’in Torbalı ilçesinde Torbalı Asliye Ceza Mahkemesi’nce mahkumiyet kararı verildi. Karar geçen 7 Eylül’de kesinleşti.”
‘Genelde takipsizlik kararı veriliyor’
Avukat Tülay Pordoğan Oral, kazanılan davanın bu tür dolandırıcılık mağdurları açısından önemli olduğunu Borçlar Kanunu ve Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre, maddi olgunun tespitine dair ceza mahkemesi kararın hukuk hakimini bağladığını söyledi. Oral, “Araç alım satım sırasındaki dolandırıcılıklara ilişkin ihtilaflarda Cumhuriyet savcılıklarınca konunun hukuki nitelikte olduğu gerekçesiyle ‘takipsizlik’ kararı verilmektedir. Oysaki dolandırıcılık boyutunun üzerinde durulması gerek” dedi.













