SON DAKİKA
Reklam Kodu r004Reklam Kodu r004
Reklam Kodu r004Reklam Kodu r004

Köşe yazarımız Tolga Turan yazdı… “Bu gençlik gerçekten nereye gidiyor?”

Bu haber 11 Aralık 2020 - 9:24 'de eklendi.

Gençlik gerçekten nereye gidiyor’ diye ama bu gerçeğe sizlerin de şahit olduğunuzu tahmin ettim.

Günümüzde bazı gençlerin yaptıkları herkesi şaşırtırcasına akıl alır gibi değil. Gazete, televizyonlarda verilen birçok haber de uyuşturucu batağına düşmüş bir gencin ailesini katledişini, miras için annesini, babasını öldürdüğünü, kimisi de uyuşturucu maddeler için kendini bu hayattan kopardığını okuyor, izliyoruz.

Aslında hayat o kadar da kötü değil. Hayatı kötü yapan insanın kendisi. Günümüzde kaderine küsen, hayatla bağlantısını koparan, her türlü kötülüğü yapmaya meyilli birçok insan var. Peki, bu gençleri hayattan koparan nedir? Hayatının baharında gülüp, eğlenmeğe, güzel bir eğitim alarak yaşama sımsıkı sarılması gereken bu ateş gibi gençlerin yaşama sevinçleri neden küllenir, neden söner?

Konunun uzmanları bu konularda eminim yığınla araştırma yapmışlardır. Gençlerimizi kötü alışkanlıklardan kurtaracak bilimsel çalışmalar yaparak, sosyal sorumluluk projeleri ile ailelere anlatmışlardır.

Pırıl pırıl gençler neden solar? Bütün bunların olmasındaki asıl neden nedir?

Neden gençler böyle şeyler yapıyorlar? Anlamış değilim.

Bir bebek dünyaya geldiğinde anne baba sevinçten havalara uçar. O bebeği büyütmek için çoğu gece uykusuz kalır, yemez yedirirler. Bin bir zahmetle büyütürler. Tam mürverini görecekleri bir anda o bin bir zahmetle büyütülen çocuk anne babayı dinlemez, çarpar kapıyı çıkar.

Toplumumuzda bu kötü gidiş neden?

Atalarımızın ‘fakirdik ama mutluyduk’ dedikleri sözler hala kulağımda yankılanır. Geçmişten günümüze ne oldu da insanlar bu kadar değişti? Genler ebeveynleri ile çatışır, söz dinlemez hale geldi.

Kanaatim; iletişim koptu

Yoksa teknoloji mi insanları bu hale getirdi?

Belki de evet…

Teknoloji gittikçe gelişiyor. Aile içi sohbetler azalıyor. Paylaşımlar yok oluyor.

İnsanlara verilen değerler azalıyor. Herkes bencilleşmeye başlıyor.

Yaşama dair değer yargıları, hayata verilen değerler azalıyor.

Günlük yaşamımıza bir bakalım.

Arkadaş ortamında eskisi gibi kim sohbet ediyor?

Hangimiz birbirimizin gözlerine bakarak konuşmayı hatırlayabiliyoruz.

Telefonlar, bilgisayarlar, teknolojiye ait her şey yaşamımızın o kadar merkezinde ki aile fertlerimizin yüzüne bakmaz, gözlerini görmez olduk.

Bu konuda espri üretenler bile oluyor. Bir tanesi şöyle diyordu “Geçenlerde evde elektrik kesildi. Karanlıkta bir kızla çarpıştık. Sordum kız kardeşimmiş. Biraz sohbet ettik. Vallahi iyi insanmış” diye.

Teknolojiye asla karşı değilim. Teknolojik olarak tabii ki gelişmeliyiz

Gelişmeliyiz ki modern dünya’da ilerleyebilelim.  Ama bu gelişme bizleri hayattan kopartacak, güzel sohbet etmeyi unutacak kadar değil.

Arkadaşlığı unutturacak kadar değil. Dostlarla paylaşmayı, aileyi unutturacak kadar değil.

Her insan önce kendi hayatına önem vermeli. Etrafındaki insanları sevmeli. Değil kendine zarar vermeyi, başkalarına dahi zarar vermeyi aklından geçirmemeli.

Hayat yeterince uzun değil.

Her insan değerli.

Her insanın kesin bir şansı var.

Bu hayata insan bir kere geliyor, bunu iyi değerlendirelim…

Sağlıcakla kalın. Mutlu olun…

Reklam Kodu r028.Reklam Kodu r029Reklam Kodu r030.Reklam Kodu r031

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.