Çocuklara meclisinde ve mescidinde daima yer ayıran Allah Resûlü (s.a.s), onlara değer vermiş, “geleceğin yetişkini” gözüyle bakmış ve haklarını korumuştur. Zira çocuk, Kur’an’ın ifadesiyle “dünya hayatının süsü” Peygamber Efendimizin diliyle de, kişinin amel defterini açık tutacak iyilik kaynağıdır. Çocuk, evin bereketi, ailenin umudu, toplumun geleceğidir. “Rabbim! Bana katından temiz bir nesil ihsan et.” diye edilen duaların cevabı, ilâhî ikramın adıdır.
Hepimizin Rabbimize, birbirimize ve çevremize karşı sorumlulukları vardır. En önemli sorumluluklarımızdan biri de çocuklarımıza karşı olandır. “Çocuğunun senin üzerinde hakkı vardır.” buyuran Allah Resulü (s.a.s) bu hususa dikkat çekmiştir. Çünkü çocuk, kendisi küçük olsa da asla küçümsenemeyecek haklara sahiptir. Allah’ın emaneti olan çocuğun haklarını korumak ise biz yetişkinlere düşmektedir.
Çocuklarımız için hem dünya hem de ahirette huzur, başarı ve güzellik kapılarının açılmasına vesile olalım. Lokman (a.s), evladına öğüt verirken şöyle diyordu: “Yavrucuğum, namazını özenle kıl, iyi olanı emret, kötü olana karşı koy, başına gelene sabret. İşte bunlar, kararlılık gerektiren işlerdendir. Biz de onun gibi, daima çocuklarımızın yanında olalım, ellerinden tutalım.
ALLAH’IN RAHMETİ VE BEREKETİ ÜZERİMİZE OLSUN HAYIRLI CUMALAR…