Torbalı Basın Birliği yazarlarından Muhittin Cengiz “Kukla kim? Ben! Sen! O!” başlıklı bir yazı kaleme aldı…
Kukla oyunu genelde bilinen bir şeydir ama ben yine de nasıl bir şey olduğunu söyleyeyim. Kukla oyunu; tek veya çok aktörlü, üç boyutlu, taklit ve söze, karşılıklı konuşmaya dayalı geleneksel seyirlik oyundur. İpler yardımıyla hareket ettirilen insan/hayvan figürleri hareket ettirilirken aynı zamanda hareket ettiren kişi veya kişiler tarafından seslendirilmesiyle yapılır.
İşte böyle bir oyundur, kukla oyunu…
Sevgili dostum,
Diyorsun ki; ne olacak bu Torbalı’nın hali?
Genel ahvale benziyor. Al geneli koy Torbalı’nın üstüne, aynen… Tıpa tıp aynısı… Tıpkısının aynısı yani!
Yani; tam da bir pandomima! Bir kukla oyunu…
Nasıl yani dersen;
Şöyle ki:
Oyun zamanı yaklaşınca birileri bir araya gelip senaryo yazıyorlar. Sonra da aralarında senaryonun rollerini bölüşüyorlar.
Bu oyunda senin rolün kuklalık… Yani seni oynatan elini kaldırdığında elini kaldırıyorsun, kolunu kaldırdığında da kolunu kaldırıyorsun. İşin enteresan tarafı da sen bağlı olan iplere göre hareket ederken kendin hareket ettiğini sanıyorsun. İpe bağlı hareket ettiğini fark ettiğinde de … Bok sürmemek için kendin hareket ediyormuşsun gibi yapıyorsun. Aslında sen de biliyorsun ki birileri ipi çekiyor ve sen o çekilen ipe göre hareket ediyorsun, tıpkı kuklalar gibi…
Ben ne yapmalıyım diyorsun. Öncelikle uzuvlarına ip bağlatmamalısın. Önceden bağlı ise de bir an önce kurtulmalısın.
İpin uzuvlarına bir nedenle bağlandığı buna razı olduğun özel bir hal olabilir. Her insanın bir bedelinin veya riske edemeyeceği bir yalman tarafının olacağı gibi…
Öncelikle bu korkularından kurtulmalısın. Unutmamalısın ki korkunun ecele faydası yoktur. Seni bir vesile borçlandıran veya korkutan bu güruh olabildiğince de tecrübelidir uğraşında… Zayıf taraflarını istedikleri gibi kullanırlar. Daha doğrusu Veteriner deyimiyle seni burarlar.
Sana; yaşadığın yerde söz sahibi olma veya yaşamdan pay alma demiyorum. Aksine yaşadığın yerden herkes kadar; hatta herkesten daha fazla pay almak yıllarca emek veren ve cefasına katlanan senin hakkın olduğuna da sonuna kadar inanıyorum.
Zaferi korkaklar değil cesur olanlar ve direnenler kazanır bunu asla unutma. Unutma ki cesurlar bir defa, korkaklar ise her zaman ölürler.
Kızım sana söylüyorum. Gelinim sen anla…
Ortada birçok atıp tutanlar, ahkâm kesenler var. Sen onlara bakma. Onlar farkındalar veya değiller ancak çoğu resmen kukla… Bir kısmı bilerek kuklalıktan nemalanırken bir kısmı ise kuklalılığının bile fakında değil maalesef…
Kazanmak istiyorsan var olanı riske et derim. Kaybetmeyi göze alamayanlar kazanamazlar.
Kaybetmekten korkma derim. Son olarak sana… Derim.
