Torbalı Basın Birliği yazarlarından Muhittin Cengiz “Hadi ver elini” başlıklı bir yazı kaleme aldı…
Bu ülkede insanlar zar zor yaşamaya çalışıyor. Onları, onların yaşamını yok sayarak ülkenin zenginleşmesini beklerseniz yanılırsınız.
Ülke zenginliğinden o ülkede yaşayan insanların sağlıklı olması ve mutluluğu anlaşılmalıdır. İnsanları mutlu olmayan ülkenin zenginliğinin bir anlamı yoktur.
Beyler siz ne yaptığınızı biliyor musunuz? Ben bildiğinizi pek zannetmiyorum. Parayı ve zenginliği üst katlara, toplumun üstten yüzde yirmisine çektiniz. Altta kalan yüzde sekseni sanki sizin vatandaşınız değil, sizi hiç ilgilendirmiyor.
Yüzde sekseninin büyük bir kısmını kıpırdayamayacak şekilde bankalara borçlandırdınız. Bir kısmını ise vasıfsızlaştırarak iş yapamaz hale getirdiniz. Şimdi de eee biz ne yapalım iş dünyası vasıflı eleman arıyor, sizde de o vasıf yok biz ne yapabiliriz ki diyorsunuz. Sanki sorumlusu bu ülkeyi uzun süredir yöneten sizler değilsiniz de bu duruma düşürdüğünüz insanlarmış gibi davranıyorsunuz. Yani yavuz hırsız ev sahibini bastırır durumuna geldiniz.
Taşeronluk sistemi çıkardınız gencecik insanlar modern köle oldular. İşten çıkarıldıklarında eee biz ne yapalım, sizi işten biz çıkarmıyoruz. Bu durumdan adına çalıştığınız taşeron sorumlu bizim sorumluluğumuz yok diyorsunuz. Sanki taşeronluğu (modern sömürü düzenini) çalışanlar yasallaştırmış gibi…
İnsanları kendinize yalvartmak ne kadar da hoşunuza gidiyor. Onların yalvarmasından doyulmaz bir haz içerisindesiniz.
Eskiden insanlar hiç olmazsa birbirinden borç alabiliyordu. Siz öyle bir düzen kurdunuz ki oğul babaya kardeş kardeşe güvenmez ve de yardım edemez duruma geldi.
Borçlu sıkışmış ödeyemiyor, bankaya gidiyor borcunu erteleyemiyor. Bir başka bankadan kredi çekecek, borcu nedeniyle kredi alamıyor. Peki; bu vatandaş nasıl çıkacak bu acımasız çemberden…
Yazık oldu bu ülke vatandaşına. Onları vatandaş olmaktan çıkarıp büyük bir çoğunluğunu köle yaptınız. Hem de öyle bir köle ki modern köle…
Küçük ve orta çiftçi diye bir kesim kalmadı neredeyse. Birkaç yıl içinde bitecek bu gidişle.
Allah aşkına, küçük ve orta çiftçi, bunlara bir de küçük ve orta esnafı ve de emeklileri katarsak olur yüzde seksen geriye kalıyor yüzde yirmi. Sizin vatandaşınız ülkenin tuzu kuru yüzde yirmisi mi? Diğerleri sizin vatandaşınız değil mi? Bunların politik yaptırım gücü olmadığı için mi, sahipsizler? Bu yok sayılan kesim bir araya gelmediği müddetçe sizden pay alamayacaklar mı? Onların insan gibi yaşamaya hakkı yok mu?
Yani “Ölen ölür kalan sağlar bizimdir” mi demek istiyorsunuz?
Sizlerde suç yok. Suçlu olanı ben size söyleyeyim mi? Bütün suç bu duruma düşenlerde… Onlar öyle olmasaydı siz de bugün böyle olmazdınız. Herkes layık olduğu şekilde yaşarmış. Doğru da söylemiş bunu söyleyen atalarımız.
