SON DAKİKA
Reklam Kodu r004Reklam Kodu r004
Reklam Kodu r004Reklam Kodu r004

Belediye Başkan Yardımcısı Prof. Özkan, Cumhuriyet Gazetesi’nde yazdı

Bu haber 04 Ekim 2023 - 21:49 'de eklendi.

Torbalı Belediye Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Özkan Yıldız, Cumhuriyet Gazetesi’nde “ ‘Cemaatler’ ve ‘piyasa’ arasında sıkışan eğitim başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Dünyada, eğitim, anahtar toplumsal kurumların başında gelmektedir. Ülkemizde, son 20-30 yıl zarfında, tüm toplumsal kurumlarda yaşanan bozulma, eğitim kurumunda da gözlenmektedir. Eğitim sisteminin bir bütün olarak her düzeyde gerilediği eğitimciler tarafından sıklıkla dile getirilmektedir. Siyasal iktidarın, politik ve ideolojik tercihleri belli bir “sosyolojik paradigmaya” dayanmakta ve de bu “paradigma” topluma dayatılmaktadır.

‘PARADİGMATİK’ DEĞİŞİM

Eğitimin, nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesindeki rolünün yanı sıra üretkenlik, verimlilik, toplumsal refah, bilimsel ve teknolojik gelişme, gelir dağılımında adalet, sanatsal, kültürel ve estetik farkındalık, inovasyon yatırımları gibi kritik işlevleri bulunmaktadır. Bir diğer ifadeyle, dünyanın, demokrasinin ve kalkınmanın geleceği “eğitime” bağlıdır.

İş yapısının değişim sürecinde, gelecekte, sadece iyi eğitim almış kişiler iş bulacaktır diye düşünmemek gerekir.

Aynı zamanda, yaratılan yeni işleri, gerekli bilgi, beceri ve donanıma sahip olan çalışanlar da elde edebileceklerdir. Batı’da Skolastik dönemde, 1510 yılında Luther, “bir devletin refahı, yalnızca surlarının sağlamlığına, evlerinin mükemmelliğine, silahların bolluğuna bağlı değildir. Bir devletin selameti ve gücü, özellikle kendisine iyi yetişmiş, dürüst, aklı başında eğitimli yurttaşlar veren bir eğitimde yattığını” ifade etmektedir.

Türkiye’de eğitim sistemi, 2002’den bu yana kırımızı alarm vermektedir. Politik tercihlerle şekillenen “paradigma” değişimi eğitimi dinselleştirmekte ve piyasanın vahşi insafına terk etmektedir.

DİNSELLEŞMESiyasal iktidar eğitim sistemine sistematik müdahale etmekte ve uygulamalar dine göre ele alınmakta ve konumlandırılmaktadır. Din derslerinin müfredat içinde ağırlığının artması, karma eğitimden rahatsızlık duyulması, imam hatip lise ve ortaokullarında rekor artış, tarikat ve cemaatlerle protokoller imzalanması, FETÖ’nün kapatılan okullarının imam hatip okullarına dönüştürülmesi, okullara mescit açılması, eğitimde sadece “yandaş” sendikaların görüşlerinin alınması ve “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” projesiyle okullarda, “manevi danışman” görevlendirilmesi eğitimin dinselleşmesinin somut uygulamalarıdır.

PİYASALAŞMA

Eğimdeki her hizmet piyasalaştırılmakta; barınma, yemek, okul materyalleri, ulaşım ve sosyal etkinlikler paralı hale gelmektedir. Eğitim sorunlarının çözümünde kolay, temelsiz, gelgeç, yapboz düşünce ve uygulamalara bel bağlanmaktadır. Sonuçta laik değil, dinci-kindar, üretici değil tüketici, yaratıcı değil ezberci, dışa açık değil izolasyonist, empatik değil ötekileştirici, birleştirici değil ayrımcı bir nesil ortaya çıkmaktadır.

iplomalı işsizler, çocuk işçiliği, rastgele yapılan üniversite tercihleri, staj, iş hayatına yönlendirme ve hazırlama, beyin göçü, sığınmacı ve mülteci çocukların eğitimi konuları önümüzdeki dönem çözüm bekleyen sorunsallar olarak yerini korumaktadır. Gençler, ellerinde diploma kapı kapı iş aramakta; mülakat sınavlarında ayrımcılık ve adaletsizlik yaşanmaktadır.

Pandemi, derin ekonomik yoksulluk ve depremler, dezavantajlı aile ve çocukları piyasanın vahşi ortamında savunmasız hale getirmektedir. Sosyal sınıf geçmişi, okul ücretlerini ödeyebilme gücü, etnik ve mezhepsel kökeni, toplumsal cinsiyeti ve engelinden bağımsız olarak, tüm çocukların, yaşamlarında aynı eğitim fırsatlarına sahip olabilmesinin ön koşulu, devletin “hak temelli sosyal politikayı”, ivedilikle devreye sokmasıdır.

Eğitimde, temel felsefi yaklaşım olarak, çağdaş, laik, bilimsel, demokratik, çoğulcu ve parasız bir eğitim hedeflenmelidir. Eğitim felsefesi, evrensel değerlere, uluslararası insan haklarına uyumlu hale getirilmelidir. İnsan ve bilgi merkezli eğitim, ön plana çıkarılmalıdır. Dünya yurttaşlığına ve bilgi toplumuna uyumlu bir eğitim felsefesi oluşturulmalıdır. Eğitimin Türkiye’nin gerçek “beka” sorunu olduğu unutulmamalıdır.

Reklam Kodu r028.Reklam Kodu r029Reklam Kodu r030.Reklam Kodu r031

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.