KAZANÇ sahipleri, birikimleriyle her daim en akıllıca yatırımı yapmaya çalışır. Yastık altındaki birikimleri ya da gelirleri en kazançlı şekilde değerlendirmek için öncelikle döviz ve gayrimenkul piyasalarının durumunu araştırmak gerektiğini söyleyen TOREMDER Başkanı Serkan Filiz, “Parasını katlamak isteyip riske girmeye de hazır olanlar bulunabileceği gibi parasının hiçbir kuruşunu kaybetmeden güvenli bir yatırıma kanalize etmek isteyenler de çıkabilir. Her iki piyasanın da artılarını ve eksilerini değerlendirip ona göre bir yatırıma yönelmek gerekir” dedi.
RİSKLER GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMALI
TORBALI Emlakçılar Derneği Başkanı Serkan Filiz, “Döviz piyasası; ekonomik, sosyal ve siyasal krizler karşısında son derece hassastır. Mesela birikimini dolara yatıracakların para piyasalarındaki iniş-çıkışları da göz önünde bulundurması gerekir. Paranızı doların yükseldiği bir dönemde bekletmek daha uygundur. Doların sabit seyrettiği ancak piyasaların gergin olduğu dönemde ise yine hamle yapmamak gerekir. ‘Döviz mi gayrimenkul mu?’ diye hala kararsızsanız, yakın dönem piyasa hareketlerini de incelemeniz doğru olur” şeklinde konuştu.
KONUT ALIMI DÜZENLİ GELİR YARATIR
“TÜKETİCİLERİN yatırımları yaparken tüm değişkenleri değerlendirmesi gerekir” diye sözlerini sürdüren Başkan Filiz, “Yatırımcılar gelir durumuna göre hareket ederse daha az riske girer. Risklerden korkan ve en kısa zamanda parasını sağlam bir şekilde değerlendirmek isteyenler için gayrimenkul daha az sürprizlere açık ve doğru bir seçim olur. Dövize yatırılmış bir birikim her zaman harcanmaya hazır bir kaynak olarak görüldüğünden birikiminizi ihtiyaçlarınız doğrultusunda kullanıp eritebilirsiniz. Ayrıca gayrimenkule yatırılmış bir kazanç, satın alınan konut kiraya verilirse düzenli bir gelire dönüşür. Döviziniz için vadeli bir hesap açabilirsiniz elbette ancak dövizde düşüş yaşanırsa yine paranızın değeri de düşecektir” dedi.
KREDİ ÇEKMEK İÇİN EN UYGUN DÖNEM
KONUT satın almaya karar verdikten sonra emlak piyasasının durumunu da iyice bir araştırmak gerektiğnin altını çizen Serkan Filiz, “Piyasanın durgun olduğu dönemler bankaların faizleri düşüyor. Konut almak için bankadan kredi çekmeyi düşünenlerin piyasanın durgun olduğu dönemi değerlendirmeleri doğru olur. Tabi risk almaktan korkuyorsanız dövizin yükselmesi tehdidine karşı krediyi Türk lirası ile çekmeniz gerekiyor. Ayrıca parasını piyasanın durgun olduğu bir dönem gayrimenkule yatıracakların bir avantajı da o dönemlerde konut fiyatlarının düşmesidir. Alım gücünün azaldığı dönemler birikmiş parası olanlar için konut alımı çok karlı bir yatırım olur. Konutu alacağınız evin merkezi yerlere, metroya, alışveriş merkezlerine yakın olması da önemlidir. Gayrimenkul fiyatlarının düştüğü bu dönemler, merkezi semtlerde konut almak sizi çok zorlamayacaktır” diye konuştu